Skip to main content

2024 Dünya Su Günü teması “Barış İçin Su” olarak belirlendi. Bu tema, 2024 yılında, suyun küresel barış, istikrar ve refah üzerindeki kritik rolünü vurgulamakta. Seçilen tema aynı zamanda, suyun kıtlığı, kirliliği ve eşitsiz erişimi gibi sorunların toplumlar ve ülkeler arasındaki gerilimleri artırabileceğini vurguluyor. 

Dünya Su Günü’ne günler kala, suyumuz hakkındaki mevcut durumu sizlerle paylaşmak istedik. 

Birleşmiş Milletler 2023 Dünya Su Raporu’na göre, Dünya nüfusunun %40’ı su kıtlığı riski altında. Bu sayının 2050’ye kadar %50’ye yükselmesi öngörülüyor. Dünya Ekonomik Forumu 2023’te de kuraklığın küresel riskler listesinin ilk 5’inde yer aldığı belirtildi.

Birleşmiş Milletler Su Raporu, suyun korunması ve sürdürülebilir kullanımı için acil adımlar atma ihtiyacını vurguluyor. Rapor, suyun insanlığın ortak geleceği için kritik önem taşıdığını ve onu korumak için hepimizin birlikte çalışması gerektiğini hatırlatıyor.  

Rapor içerisindeki ana bulgular arasında su kirliliğinin su kaynaklarını tehdit ettiğinden de bahsediliyor. Evsel atık sular, tarımsal kimyasallar ve endüstriyel atıklar su kaynaklarını kirletiyor ve insan sağlığı ekosistemler için risk oluşturuyor.İklim değişikliği, kuraklık, sel ve deniz seviyesinin yükselmesi gibi iklim değişikliği etkileri su kaynaklarını tehdit ediyor ve su stresi yaratıyor.

Dünya Sağlık Örgütü‘nün verilerine göre, su kaynaklı hastalıklar her yıl 2 milyondan fazla insanın ölümüne neden oluyor. Stockholm Uluslararası Su Enstitüsü‘nün araştırmalarına göre ise su krizi, küresel gayri safi milli hasılayı %6’ya kadar azaltma riski taşıyor. Bu veriler, su kıtlığının sadece bir çevre sorunu olmadığını, aynı zamanda insanlığın geleceği için büyük bir tehdit oluşturduğunu açıkça ortaya koyuyor.

Su kıtlığının en önemli sonuçlarından biri de gıda güvenliğinde yaşanacak sorunlar. Kuraklık ve su kıtlığı tarımsal üretime zarar vererek gıda fiyatlarının artmasına ve gıda kıtlığına yol açabilir. Bu durum, özellikle gelişmekte olan ülkelerde milyonlarca insanı açlık tehdidiyle karşı karşıya bırakabilir.

Türkiye’deki Su Rezervleri: Yeterli mi, Yoksa Tehlike Çanları mı Çalıyor?

Yağış Miktarında Düşüş:

DSİ Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre, 2023 yılı Ocak ayı yağış miktarları son 30 yılın ortalamasının %20 altında seyretti. Yağış miktarındaki düşüş, baraj doluluk oranlarını da olumsuz etkiliyor.

Azalan Baraj Doluluk Oranları:

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın verilerine göre, Türkiye’nin baraj doluluk oranı 2023 yılı Ocak ayı itibarıyla %44. Bu oran, son yılların en düşük seviyelerinden biri. 

Su Stresi Tehlikesi:

WWF Türkiye’nin raporuna göre, Türkiye su stresi altındaki 17 ülkeden biri. Su stresi, su kaynaklarının talepleri karşılamak için yetersiz olduğu anlamına geliyor. Türkiye’nin artan nüfusu ve kuraklık riski göz önüne alındığında, su stresi sorununun gelecekte daha da artacağı öngörülüyor.

Su Kıtlığıyla Mücadelede Yeni Teknolojiler

Su kıtlığı, günümüzün en önemli küresel sorunlarından biri. Artan nüfus, kuraklık ve kirlilik gibi faktörler, su kaynakları üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor. Bu sorunun üstesinden gelmek için yeni teknolojiler geliştirilmesi ve kullanılması önem arz ediyor.. Su kıtlığı alanında güncel teknolojileri sizlerle birlikte inceleyelim. 

Suyun Verimli Kullanımını Sağlayan Teknolojiler:

Akıllı sulama sistemleri: Bu sistemler, suyun bitkiler tarafından en iyi şekilde emilmesini akıllı dijital teknoloji araçlarını kullanarak sağlıyor, sulamada kullanılan su miktarını önemli ölçüde azaltıyor. 

Damla sulama sistemi: Bu sistem, suyun doğrudan bitkinin köküne ulaşmasını sağlayarak su kaybını önlüyor. 

Su arıtma teknolojileri: Bu teknolojiler, atık suyun ve deniz suyunun içilebilir suya dönüştürülmesini sağlıyor. .

Su Kaynaklarının Korunmasını Sağlayan Teknolojiler:

Su sensörleri: Su sensörleri, su kaynaklarının kirlenmesini ve sızıntıları takip ederek gerekli önlemlerin alınmasını sağlıyor. 

Uzaktan algılama teknolojileri: Bu teknolojiler, su kaynaklarının durumunu izlemek ve su kıtlığı riski olan bölgeleri belirlemek için kullanılıyor. 

Suyun Yeniden Kullanılmasını Sağlayan Teknolojiler:

Atık su arıtma sistemleri: Bu sistemler, atık suyun arıtılmasını ve tekrar kullanılmasını sağlıyor. 

Gri su arıtma sistemleri: Bu sistemler, evlerden gelen gri suyun arıtılmasını ve bahçe sulama gibi amaçlarla tekrar kullanılmasını sağlıyor. 

Girişimler ve Projeler 

Dünya genelinde su krizi ve su kıtlığıyla mücadele etmek için bir dizi yenilikçi proje ve girişimci, suyun sürdürülebilirliğini sağlamak ve gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için çaba harcıyor. Bu projeler ve girişimciler, suyun etkin bir şekilde yönetilmesi, israfın önlenmesi ve su kaynaklarının korunması konusunda önemli fikirler ve çözümler sunuyorlar.

Ancak, bu çözümlerin daha geniş çapta uygulanabilmesi ve etkili olabilmesi için uluslararası iş birliğine ve toplumsal desteğe ihtiyaç var. Hep birlikte, su kaynaklarını koruyarak ve sürdürülebilir su yönetimi uygulayarak, su krizini önleyebilir ve gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabiliriz.

"Türkiye’de

Türkiye’de Su Konusunda Yapılan Kampanya ve Projeler 

*Ödül alan projeler: https://sukont.com/2019-su-yonetimi-odulleri/*


Su Girişimcileri

  • Blueit: Blueit, binalarda harcanan su tüketimini, gerçek zamanlı olarak takip edip optimize eden bir donanım ve yazılıma bağlı “Su Yönetim Sistemi” hizmeti sunuyor. 
  • Desolenator: Desolenator, güneş enerjisiyle çalışan ve tuzlu suyu tatlı suya dönüştüren su arıtma cihazları üretiyor. Bu teknoloji, özellikle su kıtlığı yaşanan bölgelerde suyun temizlenmesi ve içilebilir hale getirilmesi için önemli bir çözüm sunuyor. 
  • Drinkwell: Drinkwell, su kıtlığı yaşayan bölgelerde su arıtma çözümleri sunan bir sosyal girişim. Özellikle Güney Asya’da su arıtma ve temiz içme suyu erişimi konusunda çalışmalar yapıyor. 
  • Esular: Yapay zeka destekli akıllı sulama ve su yönetim sistemidir. Hava, toprak ve yağış verilerini dikkate alarak sulama senaryolarını otomatik olarak belirliyor ve su tüketimini minimuma indiriyor. 
  • FLUID: Fluid, hareketli parçası olmayan, aşınma ve yıpranmadan etkilenmeyen ultrasonik akıllı su sayaçları ve alarmlar üretiyor. 
  • WaterGen: Atmosferik su üretim sistemleri girişimi WaterGen, su arzını artırmaya yönelik yeni bir teknoloji trendi. Yağmur, sis, çiy, buhar ve doğal hava nemini içme suyuna dönüştüren atmosferik içme suyu cihazları üretiyor. 
  • SmartMoles: SmartMole, toprak profilindeki nem miktarını ve suyun kılcal hareketini gerçek zamanlı olarak analiz edebilen ve sulama sistemlerini yapay zeka ile yönetebilen teknolojiler üretiyor. 
  • Netafim: Dünya lideri damla sulama sistemleri sağlayıcısı olan Netafim, tarımsal sulama sistemlerinde su verimliliğini artırmak için yenilikçi çözümler sunuyor. Damla sulama sistemleri, suyun doğrudan bitkilere verilmesini sağlayarak su kullanımını azaltıyor.
  • Olea Edge: Olea, akıllı şehirler için su dağıtım ağını yapay zeka desteğiyle dijitalleştirerek su kaybı oranlarını görüntüleme ve yönetme desteği sağlıyor. 
  • TOTO: TOTO, su tasarruflu tuvaletler, lavabolar ve duş sistemleri gibi yenilikçi banyo ürünleri geliştiren bir şirket. Ürünleri, su kullanımını azaltırken hijyen standartlarını korumayı hedefliyor.
  • WaterBit: WaterBit, tarım sulama sistemlerinde akıllı sensörler ve veri analitiği kullanarak su kullanımını optimize etmeyi amaçlayan bir girişim. Çiftçilere bitki ihtiyaçlarına göre su verme konusunda bilgi vererek su tasarrufu sağlıyor.

Kapak görseli: 2050 yılında su krizi yaşanırsa İstanbul Boğaz Köprüsünün ve İstanbul’un görünümü (Yapay zeka tarafından üretilmiştir.)