Herkese merhaba, Foodback topluluğundaki girişimciler ile yaptığımız röportajlara yer verdiğimiz #foodbackblog yazımızda Aygen Savaş Alkan’ın kurucusu olduğu Kybele\’s Garden’ı yakından tanıyoruz.
Sevgili Aygen, seni ve Kybele’s Garden’ın hikayesini biraz tanıyabilir miyiz? Girişiminizin başlangıç hikayesi neydi? Girişiminiz nasıl ortaya çıktı bize biraz bahsedebilir misin?
Merhaba ben Aygen Savaş Alkan, Kybele’s Garden kurucusuyum. Çocukken keşfettiğim küçük bir bilgi bana dünyanın, içerisinde bulunduğu ve gittikçe artan çevresel sorunlardan ancak yosunlar sayesinde kurtulabileceğini hatırlattı.
Akademik kariyerim devam ederken iklim, su ve gıda krizine çok yönlü bir yaklaşımla nasıl çözüm üretilebileceği üzerine düşünmeye ve bu çözümler üzerine araştırmalar yapmaya başladım. “Topraksız tarım teknolojileriyle, bitkilerle hali hazırda simbiyotik ilişkiye sahip olan mikro yosunları neden buluşturmayalım ki?” sorusunun cevabı ile Kybele’s Garden dünyanın en bereketli canlılarından olan yosunlarla birlikte ortaya çıkmış oldu.
Aygen sence girişiminiz neden başarılı olacak, sizi sektördeki rakiplerinizden ayıran nokta ne?
Algler hayatıma girdiğinden itibaren beni şaşırtmaya devam etti. Yakıt malzemesi, gıda malzemesi ve farklı pek çok alanda kullanılabilen algler; karbon negatif açıdan etkin olan hammaddeler arasında tek.
Mikroalg tabanlı biyoponik teknolojimizle; hem karbon negatif hem de rejeneratif ürün ve süreçler odağında temiz, sürdürülebilir ve zehirsiz bir dünya yaratıyoruz. Yüksek kaynak verimliliğiyle katma değeri yüksek, yosun bazlı fonksiyonel ürünler üreterek iklim, su ve gıda krizi ile mücadelede doğanın yenileyici ve döngüsel bağlarından güç alıyoruz.
Mutlu çalışanlar ile hedeflerimize çok daha hızlı ve doğru yoldan ulaşabileceğimizi biliyoruz. Kybele’s Garden olarak ilk 5 yılımızda Türkiye’nin en iyi işverenlerinden biri olma hedefimizi koruyoruz. Vizyon ortaklarımız olarak gördüğümüz ekibimizle birlikte Kybele’s Garden’ı, dünyanın sürdürülebilir geleceğinde etki sahibi bir game-changer (oyun değiştirici) olarak görüyoruz. Girişimimizin iç dinamiklerinde ticari yönden sürdürülebilir bir yapı inşa ederken aynı zamanda pek çok sektör için rejeneratif çözümler tasarlayarak dünyaya en çok değer katan şirketler arasında konumlanmayı hedefliyoruz.
Doğru Zamanda Doğru Yerde Olduğumuza İnanıyoruz.
İklim, su ve gıda krizi sorunlarına pek çok yönden cevap veren iyileştirici ve yenilikçi çözüm yaklaşımımızla doğru zamanda doğru yerde olduğumuza inanıyoruz. Başarıya ulaşmak için multidisipliner ve farklı yetkinliklere sahip bireylerle zenginleşen çekirdek bir ekip ile çözümün mümkün olduğunu bilerek hareket ediyoruz. Kybele’s Garden’ı diğerlerinden ayıran en büyük farkı; sürdürülebilirlik, etki ve insan odaklı büyüme stratejisini benimsiyor olmamız.
Kybele’s Garden serüveniniz boyunca en çok nerede zorlandınız ve nasıl çözüm önerisi ilettiniz? EWA – Gıda ve Tarımda Değişim Yaratan Kadın Girişimci Programı’ndan en büyük kazanımınız ne oldu?
Akademik kariyere sahip bir girişimci olarak, bazen marka dilimizin içermesi gerektirdiğinden daha fazla teknik detaya girebiliyordum. Bu durum hedef kitlemize iş fikrimizi anlatırken güçlük yaratıyordu. Yaşadığımız bu sorunu çözmemize EWA Programı yardımcı oldu.
EWA Programı süreci içerisinde mentörlük ve potansiyel müşteri görüşmelerimizden edindiğimiz katkılar ile marka iletişim stratejimizi geliştirdik.
EWA Programı süreci boyunca marka iletişimi ve yatırıma hazırlık konularında ilerleme kaydettik. Bir kadın girişimci olarak benim açımdan en büyük kazanımı ise başta mentörlerimiz olmak üzere; vizyon olarak aynı yöne baktığımızı hissettiğim pek çok insan ile tanışmak ve atölyelerde interdisipliner ve verimli bir ortak yaratım sürecini tecrübe etmek oldu.